"sen", "ben'' den daha eski bir masaldır
teni kutsayan aşıkların dilinde
ben sen'de kendisini aradığı için kalırken
sen yazgısına direnemediği için gider
ben'in kendine olan öfkesi
yalnızlığını sen'de bir hapse çevirirken
sen sözleri zarlara dökmüş olur
ben kendinden üstün bir şey yaratmak isteyen
ve bu yüzden harcananları si(z)lerken
sen biz'den geçmiş olur
sen biz'den geçmiş olur
10 yorum:
ben sen'in içinde konuşan yankıyım
....
Bunca zaman
bana anlatmaya çalıştığını,
kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için
başka bir yolu varmış,
kendi yolumu çizdiğimde anladım.
Bir tek
yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak,dinleyerek değil..
Bildiklerini
bana neden anlatmadığını, anladım..
Yüreğinde aşk olmadan geçen
her gün kayıpmış,
Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..
Acı doruğa ulaştığında
gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını anladım..
Ağlayanı güldürebilmek,
ağlayanla ağlamaktan
daha değerliymiş,
Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım..
Bir insanı herhangi biri kırabilir,ama bir tek en çok sevdiği, acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..
Fakat,hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım..
Yalan söylememek değil,
gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini elime koyduğunda anladım..
”Sana ihtiyacım var, gel ! ” diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana ”git” dediğimde anladım..
Biri sana ”git” dediğinde, ”kalmak istiyorum” diyebilmekmiş sevmek,
Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş,her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..
Özür dilemek değil, ”affet beni” diye haykırmak istemekmiş pişman olmak,
Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,
Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,
Beni af etmeni
ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi emekmiş,
Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş…
konuşamadığım duyamadığım bir dille seviyorum sen'i
gidenden bitene sevgilerle...
gidenden bitene sevgilerle...
Bazen bir şeyler okurken bunu yazan ayık olamaz derim.
Yine dedim..
Ama şu masalların prenseslerini öldürmekle başlamak gerekiyor sanırım işe.
O büyüleyen güzelliğe sahip, o kadife tenli, gül kokulu tenleri olan aşıkların ölümü olmalı bu.
Hani şu claviculasına şarap koyup içilmek isteneninden.
Aslında hepsi birer aldatmaca bunların.
Sen, içine tıkıldığın aramalar listesinde tarihleri yontarken
Ya da kırmızısından siyahına öfkenin bin bir türlü halini yaşarken
Temiz iç çamaşırı muhabbetinin dibine vurup
Hayatı boyunca 6-6 dan yoksun bir prenses yaratırsın kafanda.
O masal kahramanlarından çok daha iyidir aslında.
En azından gül kokusunu tenden ayırmak iyi bir fikir olsa gerek..
Bak, ne kadar da kolay değişebiliyormuş her şey.
İşte bu yüzden, o yarattığın kahramanlarını bile öldürmekten acizsin, lafını, kulaklarımın en dibinde rahatlıkla duyabiliyorum.
Yarattığımız o harflerin dünyası tanrısına sonsuz teşekkürlerimizi sunmalıyız.
Bizlere yok edemeyeceğimiz kadar çok cümleler verdiği için
Hep söylediğim gibi..
İçinde kaybolduğumuz, duyabildiğimiz ve ayık olmadığımız sürece sorun yok..
tuhaf gecelerin anlamsız sabahlarına tutulan gözlerini çevirme "ben"den
benim olmayanın seninden ona neki
kimseyi tanımadım ben
SENden daha özel:)
Kendi olarak, sana gelen
sana gereksinimi olmadan
SENi isteyen
SENsiz de olabilecekken
SENin ile olmayı seçen
kendi olmasını
SENinle olmaya bağlayan
O, işte...
sarhoş halini çok seviyorum bencil:)
Yorum Gönder